2023 yılında Silicon Valley Bank (SVB) iflası sırasında bir soru kamuoyunun odak noktası haline geldi: Federal Rezerv gerçekten ne yaptığını biliyor mu? Hazine Bakanı Scott Bessent, Tucker Carlson'a verdiği röportajda, Silicon Valley Bank'ın çöküşünden önce Federal Rezerv ve ilgili düzenleyici kurumların "gerçek riskleri hiç göz önünde bulundurmadığını", bunun yerine "iklim değişikliği"ni finansal sistemin en büyük tehdidi olarak gördüklerini ve uyarı ile düzenleme için en iyi fırsatı kaçırdıklarını açıkça ifade etti.
Bu finansal kriz, yalnızca tek bir bankanın hatası değil, aynı zamanda Federal Rezerv ile tüm Amerikan finansal denetim yapısının sistematik zaaflarını da ortaya çıkardı.
( ABD Hazine Bakanı Trump'ın gümrük tarifeleriyle ilgili yeni politikasını açıkladı: Bu, "Amerikan üretimini yeniden başlatmanın" ilk adımıdır )
Bağımsızlık mı yoksa kontrolden çıkma mı? Fed'in "sorumluluktan muafiyet" hakkı nereden geliyor?
Amerika'nın en etkili finans kurumu olarak, Federal Reserve teorik olarak siyasi sistemden bağımsızdır, bu da onun para politikasını uygulamaya, enflasyonu kontrol etmeye ve finansal piyasaları istikrara kavuşturmaya odaklanmasını sağlar. Ancak bu "bağımsızlık", aynı zamanda hesap verebilirlik mekanizmasının eksikliği nedeniyle onu etkili bir şekilde denetlenemeyen bir "gizemli makine" haline getirir.
"Piyasayı en doğrudan etkileyen bir kuruluşa nasıl sahip olabiliyorsun, ama neredeyse siyasi kontrol altında değilsin?" — Tucker Carlson
SVB iflası: En büyük risk gerçekten de... hava durumu mu?
Besenet'e göre, Silicon Valley Bank'ın iflasından iki hafta önce, Fed ve FSOC (Finansal İstikrar Gözetim Komitesi) bir rapor yayınlayarak "iklim değişikliğini" sistemik risklerin başı olarak değerlendirdi.
Ama gerçek şu ki:
Silicon Valley Bank'ın varlıkları uzun vadeli tahvillere aşırı şekilde yoğunlaşmış durumda.
Müşteri fonları hızlı bir şekilde çıkıyor ve "yavaş hareket eden bir çekim" oluşturuyor.
Merkez Bankası ana denetleyici olarak, riskin gelişmekte olduğunu tamamen fark etmedi.
"İklim sorun değil, banka battı." — Scott Besent
Bu tür siyasi konulara (DEI ve iklim gibi) finansal risklerden daha fazla önem verme eğilimi, Fed'in mesleğinden sapıp sapmadığı ve aşırıya gidip gitmediği konusunda sorgulamalara yol açıyor.
Kim kimseyi yönetiyor? Olayın tarafı aslında kendi insanı.
Daha da şaşırtıcı olan, Silicon Valley Bank'ın CEO'sunun San Francisco Federal Rezervi'nin yönetim kurulu üyesi olmasıdır - bu da demektir ki, hem denetlenen hem de denetleyici birimlerin bir parçasıdır.
Bu tür bir düzenleme, ciddi "düzenleyici ele geçirme (regulatory capture)" endişelerini gündeme getirdi.
"Kendi düzenleyici kurumunun sana müdahale etmesine izin verir misin?" — Tucker Carlson
Finans tarihinde bu ilk değil. 2008 finansal krizinden SVB'nin iflasına kadar, sektördeki ve düzenleyici kurumların "dönme kapısı" sorunu her zaman vardı.
Trump tarzı sağduyu: Eğer para anında kaçabiliyorsa, nasıl risklerinizi yedeklemezsiniz?
Besent, Trump'ın en sevdiği kelime olan "sağduyu (common sense)" ile düzenleyici sistemin absürtlüğünü özetliyor:
"Eğer bir düğmeye basarak tasarruflarını anında çekebileceğini biliyorsan, neden hala varlıklarını uzun vadeli tahvillere kilitliyorsun?"
Bu, bir PhD finans diploması gerektirmiyor, sadece biraz "sağduyu" gerekiyor. Ancak siyasi meseleleri takip ederken, iklim savaşı açarken ve çok çeşitli eşitlik sloganları peşinde koşarken, "sağduyu" karar alma sürecinden kaybolmuş gibi görünüyor.
Güven krizi gerçek sistem riskidir.
SVB'nin çöküşü sadece bir finansal olay değil, aynı zamanda kamuoyunun şüphe duymaya başlamasına neden oldu:
Finansal sistem gerçekten güvenli mi?
Merkez Bankası hala görevini biliyor mu?
Bu "insansız kurum"u gerçekten kim denetleyebilir?
"Amerikan halkı, 'varmış gibi yapan' hükümet kurumlarından bıktı."
Bu makalede, Kim Fed'i denetleyebilir? ABD Hazine Bakanı Scott Bessent'ın Silicon Valley Bank'ın iflasından gördüğü sistemik açıklar, ilk olarak Chain News ABMedia'da ortaya çıktı.
The content is for reference only, not a solicitation or offer. No investment, tax, or legal advice provided. See Disclaimer for more risks disclosure.
Kim Federal Rezerv'i denetleyebilir? ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Silicon Valley Bank'ın iflasından gördüğü sistemik açığı
2023 yılında Silicon Valley Bank (SVB) iflası sırasında bir soru kamuoyunun odak noktası haline geldi: Federal Rezerv gerçekten ne yaptığını biliyor mu? Hazine Bakanı Scott Bessent, Tucker Carlson'a verdiği röportajda, Silicon Valley Bank'ın çöküşünden önce Federal Rezerv ve ilgili düzenleyici kurumların "gerçek riskleri hiç göz önünde bulundurmadığını", bunun yerine "iklim değişikliği"ni finansal sistemin en büyük tehdidi olarak gördüklerini ve uyarı ile düzenleme için en iyi fırsatı kaçırdıklarını açıkça ifade etti.
Bu finansal kriz, yalnızca tek bir bankanın hatası değil, aynı zamanda Federal Rezerv ile tüm Amerikan finansal denetim yapısının sistematik zaaflarını da ortaya çıkardı.
( ABD Hazine Bakanı Trump'ın gümrük tarifeleriyle ilgili yeni politikasını açıkladı: Bu, "Amerikan üretimini yeniden başlatmanın" ilk adımıdır )
Bağımsızlık mı yoksa kontrolden çıkma mı? Fed'in "sorumluluktan muafiyet" hakkı nereden geliyor?
Amerika'nın en etkili finans kurumu olarak, Federal Reserve teorik olarak siyasi sistemden bağımsızdır, bu da onun para politikasını uygulamaya, enflasyonu kontrol etmeye ve finansal piyasaları istikrara kavuşturmaya odaklanmasını sağlar. Ancak bu "bağımsızlık", aynı zamanda hesap verebilirlik mekanizmasının eksikliği nedeniyle onu etkili bir şekilde denetlenemeyen bir "gizemli makine" haline getirir.
"Piyasayı en doğrudan etkileyen bir kuruluşa nasıl sahip olabiliyorsun, ama neredeyse siyasi kontrol altında değilsin?" — Tucker Carlson
SVB iflası: En büyük risk gerçekten de... hava durumu mu?
Besenet'e göre, Silicon Valley Bank'ın iflasından iki hafta önce, Fed ve FSOC (Finansal İstikrar Gözetim Komitesi) bir rapor yayınlayarak "iklim değişikliğini" sistemik risklerin başı olarak değerlendirdi.
Ama gerçek şu ki:
Silicon Valley Bank'ın varlıkları uzun vadeli tahvillere aşırı şekilde yoğunlaşmış durumda.
Müşteri fonları hızlı bir şekilde çıkıyor ve "yavaş hareket eden bir çekim" oluşturuyor.
Merkez Bankası ana denetleyici olarak, riskin gelişmekte olduğunu tamamen fark etmedi.
"İklim sorun değil, banka battı." — Scott Besent
Bu tür siyasi konulara (DEI ve iklim gibi) finansal risklerden daha fazla önem verme eğilimi, Fed'in mesleğinden sapıp sapmadığı ve aşırıya gidip gitmediği konusunda sorgulamalara yol açıyor.
Kim kimseyi yönetiyor? Olayın tarafı aslında kendi insanı.
Daha da şaşırtıcı olan, Silicon Valley Bank'ın CEO'sunun San Francisco Federal Rezervi'nin yönetim kurulu üyesi olmasıdır - bu da demektir ki, hem denetlenen hem de denetleyici birimlerin bir parçasıdır.
Bu tür bir düzenleme, ciddi "düzenleyici ele geçirme (regulatory capture)" endişelerini gündeme getirdi.
"Kendi düzenleyici kurumunun sana müdahale etmesine izin verir misin?" — Tucker Carlson
Finans tarihinde bu ilk değil. 2008 finansal krizinden SVB'nin iflasına kadar, sektördeki ve düzenleyici kurumların "dönme kapısı" sorunu her zaman vardı.
Trump tarzı sağduyu: Eğer para anında kaçabiliyorsa, nasıl risklerinizi yedeklemezsiniz?
Besent, Trump'ın en sevdiği kelime olan "sağduyu (common sense)" ile düzenleyici sistemin absürtlüğünü özetliyor:
"Eğer bir düğmeye basarak tasarruflarını anında çekebileceğini biliyorsan, neden hala varlıklarını uzun vadeli tahvillere kilitliyorsun?"
Bu, bir PhD finans diploması gerektirmiyor, sadece biraz "sağduyu" gerekiyor. Ancak siyasi meseleleri takip ederken, iklim savaşı açarken ve çok çeşitli eşitlik sloganları peşinde koşarken, "sağduyu" karar alma sürecinden kaybolmuş gibi görünüyor.
Güven krizi gerçek sistem riskidir.
SVB'nin çöküşü sadece bir finansal olay değil, aynı zamanda kamuoyunun şüphe duymaya başlamasına neden oldu:
Finansal sistem gerçekten güvenli mi?
Merkez Bankası hala görevini biliyor mu?
Bu "insansız kurum"u gerçekten kim denetleyebilir?
"Amerikan halkı, 'varmış gibi yapan' hükümet kurumlarından bıktı."
Bu makalede, Kim Fed'i denetleyebilir? ABD Hazine Bakanı Scott Bessent'ın Silicon Valley Bank'ın iflasından gördüğü sistemik açıklar, ilk olarak Chain News ABMedia'da ortaya çıktı.