Hiç $50,000 bankanızda nasıl oluyor da aniden ekonomide dolaşan $234,000'a dönüşüyor diye merak ettiniz mi? Bu, kısmi rezerv bankacılığıdır—ve duyduğunuzdan çok daha tuhaf.
Temel Hile
Bir bankaya para yatırdığınızda, teknik olarak artık ona sahip değilsiniz. Banka sahip. Bunun karşılığında, bazı şartlarla birlikte istediğiniz zaman çekebileceğinizi vaat ederler. Ama işte sorun burada: bankalar, yatırımlarınızın sadece %3-10'unu kasa içinde gerçek nakit olarak tutmak zorundadır. Geri kalan? Onu ödünç veriyorlar.
Hadi gerçek rakamlar kullanalım. Diyelim ki 50.000 $ yatırıyorsunuz:
Banka 1 5.000 $ tutar, 45.000 $ başka birine borç verir
O kişi Bank 2'ye 45.000 $ yatırır, banka 4.500 $ tutar ve 40.500 $ borç verir.
Bu Banka 3'e gidiyor, $4,050 tutarak ve $36,450 borç vererek
Bu deseni birkaç kez tekrarlayın…
Sistemde toplam para? $234,280 bir orijinal depozitten
Bu “çarpan etkisi.” Bankalar harfiyen nakit basmıyorlar—borç yükümlülükleri oluşturuyorlar ki bu da para gibi işlev görüyor.
Karanlık Taraf: Banka Koşuları
Sistem mükemmel çalışıyor… ta ki çalışmadığı zamana kadar. Herkes paralarını aynı anda çekmeye çalışırsa ne olur? Buna “banka koşusu” denir ve bu bir kabustur.
Neden? Çünkü banka elinde sadece paranızın %10'unu bulunduruyor. Eğer mevduatçıların %15'i nakit talep etmek için gelirlerse, banka çöker. Büyük Buhran, Amerika'da tam olarak bunun gerçekleştiğine tanık oldu—kitlesel panik, yok olan tasarruflar, ekonomik felaket.
Bugün, FDIC sigortası gibi sistemler mevduatları koruyor ve psikolojik güven, insanların bankalara akın etmesini engelliyor. Ancak, temel risk devam ediyor.
Kimler Yararlanır?
Bankalar: (varlık) üzerinden borç alarak büyük karlar elde edin, (yükümlülük) için ise minimum faiz ödeyin.
Hükümetler: Bu sistemi sever çünkü harcamaları ve ekonomik büyümeyi teşvik eder
Mevduat Sahipleri: Belki banka sizin ödünç verdiğiniz paranın üzerinde %5+ kazanırken, sadece %0.5 yıllık faiz kazanırsınız.
Birçok ekonomist, sistemin temelde istikrarsız olduğunu savunuyor—tüm ekonomimiz, gerçek somut değer yerine borç ve kredi üzerine inşa edilmiştir.
Bitcoin'ın Farklı Yaklaşımı
Kripto tamamen senaryoyu değiştiriyor. Bitcoin, para arzını kontrol eden merkezi bir banka olmadan, merkeziyetsiz bir ağda çalışır. Ana farklar:
Sabit arz: Sadece 21 milyon BTC her zaman mevcut olacak (kesirli rezerv oyunları yoktur)
Şeffaf: Her işlem, şifreleme ile korunan kamu blockchain'inde kaydedilir.
Kesirli rezerv yok: Paralarınızı doğrudan siz sahipleniyorsunuz, arada bankaya gerek yok
Güvensiz sistem: Bir banka veya hükümete güvenmeye dayanmaz - matematik bunu destekler
Yani, geleneksel bankacılık kaldıraç ve borç yoluyla para yaratırken, Bitcoin sabit arz alternatifleri yaratır. Birisi esnek (ekonomik teşvik için iyi, istikrar için kötü). Diğeri ise katıdır (değer saklamak için iyi, dinamik bir ekonomi için kötü).
Hiçbiri nesnel olarak “daha iyi” değil—sadece paranın nasıl çalışması gerektiği konusunda temelde farklı bahisler.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Bankaların Gerçekten Nasıl "Para" Yarattığı (Ve Kripto'nun Bunu Neden Farklı Yaptığı )
Hiç $50,000 bankanızda nasıl oluyor da aniden ekonomide dolaşan $234,000'a dönüşüyor diye merak ettiniz mi? Bu, kısmi rezerv bankacılığıdır—ve duyduğunuzdan çok daha tuhaf.
Temel Hile
Bir bankaya para yatırdığınızda, teknik olarak artık ona sahip değilsiniz. Banka sahip. Bunun karşılığında, bazı şartlarla birlikte istediğiniz zaman çekebileceğinizi vaat ederler. Ama işte sorun burada: bankalar, yatırımlarınızın sadece %3-10'unu kasa içinde gerçek nakit olarak tutmak zorundadır. Geri kalan? Onu ödünç veriyorlar.
Hadi gerçek rakamlar kullanalım. Diyelim ki 50.000 $ yatırıyorsunuz:
Bu “çarpan etkisi.” Bankalar harfiyen nakit basmıyorlar—borç yükümlülükleri oluşturuyorlar ki bu da para gibi işlev görüyor.
Karanlık Taraf: Banka Koşuları
Sistem mükemmel çalışıyor… ta ki çalışmadığı zamana kadar. Herkes paralarını aynı anda çekmeye çalışırsa ne olur? Buna “banka koşusu” denir ve bu bir kabustur.
Neden? Çünkü banka elinde sadece paranızın %10'unu bulunduruyor. Eğer mevduatçıların %15'i nakit talep etmek için gelirlerse, banka çöker. Büyük Buhran, Amerika'da tam olarak bunun gerçekleştiğine tanık oldu—kitlesel panik, yok olan tasarruflar, ekonomik felaket.
Bugün, FDIC sigortası gibi sistemler mevduatları koruyor ve psikolojik güven, insanların bankalara akın etmesini engelliyor. Ancak, temel risk devam ediyor.
Kimler Yararlanır?
Birçok ekonomist, sistemin temelde istikrarsız olduğunu savunuyor—tüm ekonomimiz, gerçek somut değer yerine borç ve kredi üzerine inşa edilmiştir.
Bitcoin'ın Farklı Yaklaşımı
Kripto tamamen senaryoyu değiştiriyor. Bitcoin, para arzını kontrol eden merkezi bir banka olmadan, merkeziyetsiz bir ağda çalışır. Ana farklar:
Yani, geleneksel bankacılık kaldıraç ve borç yoluyla para yaratırken, Bitcoin sabit arz alternatifleri yaratır. Birisi esnek (ekonomik teşvik için iyi, istikrar için kötü). Diğeri ise katıdır (değer saklamak için iyi, dinamik bir ekonomi için kötü).
Hiçbiri nesnel olarak “daha iyi” değil—sadece paranın nasıl çalışması gerektiği konusunda temelde farklı bahisler.