Web3 dünyasında, birçok hayal kırıklığı yaşadım. Kayıt olma süreci karmaşık, varlıklar sık sık sıfıra düşüyor, proje ekibi paraları alıp kaçıyor, bu deneyimler beni "merkeziyetsizlik" olarak adlandırılan şeye alaycı bir şekilde bakmaya itti. Ancak, Somnia adında bir proje, Web3 hakkındaki görüşlerimi yeniden gözden geçirmemi sağladı.

Somnia'ya daha önce unutulmuş bir NFT'yi ithal ettiğimde, bu yeni platformda doğrudan kullanılabildiğini görünce şaşırdım. Bu an, dijital varlıkların değerinin yeniden canlandırılabileceğini fark ettim. Daha önemlisi, dijital kimliğimizi tekrar tekrar inşa etmemize artık gerek yok; geçmişte blok zincirinde biriken kayıtlar nihayet tanındı ve devam ettirildi.

Bu deneyim tutumumu tamamen değiştirdi. Önceleri cüzdanımı açmak beni sadece hayal kırıklığına uğratıyordu, şimdi Somnia'ya girdiğimde heyecanla doluyum. Bana Web3'ün sadece bir kazanç aracı olmadığını, aynı zamanda kullanıcılara gerçek değer sunabilen bir ekosistem olduğunu gösterdi. Gelecekte kesinlikle standart olacağını iddia edemem ama Web3'e olan güvenimi yeniden canlandırdı.

Bu deneyimi paylaşmamın sebebi, birçok kişinin benim gibi bu sektörü hem sevip hem de nefret ettiğini bilmemdir. Somnia mükemmel olmasa da, keşfedilmeye değer yeni bir yönü temsil ediyor. Beni artık pasif bir "soğan" gibi hissettirmiyor, gerçekten dijital kimliğe ve varlıklara sahip bir katılımcı olduğumu hissettiriyor.

Web3'ün gelişim yolu hâlâ uzun, ama en azından artık tamamen karamsar değilim. Somnia gibi yenilikçi girişimlerin varlığı sayesinde, gerçekten farklı bir geleceği umabiliriz. Bu sektör hâlâ sürekli evrim geçiriyor ve Somnia gibi projeler, dijital dünyaya dair algımızı ve beklentilerimizi yeniden şekillendiriyor.